
Kağıthane
Hacı Bektaş Velİ
Eğİtİm ve Kültür Vakfı
Cem'de 12 Hizmet Nedir ?
On İki Hizmet,
Alevi Cem ibadeti sırasında görevli on iki kişinin yerine getirdiği hizmetin verilen isimdir.
Alevilikte topluma en büyük hizmet ilim öğrenmek bilginin, marifetin
Dağıtıcısı olmaktır. Bilgiyle, irfanla gönülleri, akılları aydınlatmaktır. Güzel sözle güzel davranışla insanlığa örnek ışık saçan kâmil insan olmaktır. İnsanlık için elimizden gelen her şeyi yapmak, fedakârlıktan çekinmemektir. Yüreği sevgiyle, hoşgörüyle,
Bağışlayıcılıkla, hizmetli olmaktır. İyi hizmet iyi ahlaktan geçer.
1) MÜRŞİT ( DEDE ) :
Bu makam Hz. Muhammedi, Hz. Ali’yi ve Hacı Bektaşi-i Veli’yi temsil eder. Posta oturan dedeler, bu makamda vekil olarak bu görevi icra ederler. Bu makamda oturan zat Hz. Muhammed, Hz. Ali, Hünkâr Hacı Bektaşi-i Veli adına ikrar alır, nasip verir. Cenaze, Müsahiplik, Nikah, Sünnet, Ad takar (isim takar). Mürşit, ilim, irfan sahibidir. Yürekleri, akılları, aydınlatan, arıtıp arındıran, paklayıp güzelleştiren, talibin yüreğini görendir. Rehberi, Dervişi, Talibi, yola gönül vereni, eğiten, gözetleyen, insan-ı kâmil yolunda olgunlaştıran, eğriyi doğruyu gösteren, zahiri Batıni bilgileri öğreten, kişiyi ruhsal olgunluğa getiren zattır. Bu yola gireni; insana, insanlığa hizmet eden, yararlı bilgili, erdemli insanlar haline getirendir. Nisa suresi 59 ayette peygamber ve emir sahiplerine itaat, Allaha itaattir. Emir sahipleri peygamberin vekili ve nübüvetin devamı olan imamet sahibi Hz. Ali, on iki imam ve onların soyundan gelen dedelerdir.2) REHBER :
Yola girmek isteyen isteklilere, Taliplere, Dervişlere, yolun edebini, erkânını, yola girmenin şartlarını öğretir. Taliplere yol gösteren, yolun değerlerini öğreten, eğiten zattır. İkrar verirken önderlik yapar. İkrarlardan sonra Taliplerin, ikrar verenlerin ikrarlarına bağlı olup olmadığını kontrol eder gözetler. Taliplerin karşılaştığı sorunların çözümüne yardımcı olur.Rehber, yol göstericidir. Yola giren cana yolun ilmini, bilgisini, kurallarını, nasıl hareket edileceğini en iyi şekilde öğretendir. Görev itibariyle İmam Hüseyin´i temsil eder. Muhammed Ali yoluna giren canın yola ters düşecek davranışlarını düzeltir. Mürşidin bünyesinde yola gönül veren canların eğitim ve öğretiminden, tarikata hazırlama ve bilgilendirme yönünden sorumludur.
3) GÖZCÜ :
Rehberin, pir'in yardımcısıdır. Hak Muhammed Ali yoluna ( Tarikatına ) girmiş canları, talipleri, muhipleri, dervişleri gözetler. Yolun gereklerine uymayan, yolun kurallarına aykırı davranışta bulunanları uyarır. Yola yeni giren canlara yol gösterir, yola uymaları için yardımcı olur.Cemlerde, cemi gözetler, cemde bulunan canları izler. Cemin birliğini, huzurunu, erkânını bozucu davranış ve sözlere izin vermez. Cem erkânı dışında davranış sergileyenleri uyarır. Gözcü cemde sükûneti sağlar. Gözcü pirin, rehberin, gözü kulağı, cem erenlerle pir arasında iletişimi sağlayan hizmetlidir. Görev itibariyle Ebuzer Gaffari’yi temsil eder. Dışarıdan ceme yapılacak olan herhangi bir olumsuzluğu engeller, durdurur. Kendisini aşan durumlarda Rehbere, Pir'e, Mürşide haber verir.
Ayn-ül cemin aşkla, huzurla, duyguyla vecd içerisinde yapılmasını ve sona ermesini sağlar. Herkes birer gözcü olmalıdır. Önce kendimize gözcülük yapmalıyız. Bizden zuhur edecek kötü söz davranışlara gözcülük edip bunların oluşmaması için gayret etmeliyiz. Ailemize gözcülük yapmalıyız. Ana babaya gözcülük yapmalıyız. Anne babaya sevgiyle saygı göstermeli onların bakımlarından geri durmamalıyız. Komşularımıza ve mallarına gözcülük yapmalıyız. Mahallemize, toplumumuza, bütün insanlığın kardeşlik, birlik ve barışına gözcülük yapmalıyız.
4) CERAĞCI :
Cerağı Muhammed Âli’nin nurunun, ışığının yakılmasıdır. Güzel Muhammed’in ve keremler Şahı Ali yel Murtezanın güzel yolunun sevgiyle, dostlukla, aşkla, birlikle, ilimle, irfanla, güzel değerlerle bütün canlıların yüreklerini ve akıllarını aydınlatılması için yakılır.Cerağ Allahın nurudur. Hiçbir şey yok iken sadece onun nuru ışığı vardı. Cerağı evvelin ceme taşınmasıdır. Çünkü her şey o nurdan, o ışıktan, o enerji kütlesinden yaratılmıştır. Cerağı ilk ışığın sembolüdür. Muhammed Âlinin nuru bu nurdan bu ışıktan ilk var olanlardır.
Cerağcı cem evinin aydınlatılması hizmetiyle görevlidir. Cem olacağı zaman bütün hazırlıkları yapar. Aydınlatma işlemi günün koşulları çerçevesinde Aydınlatma araçlarıyla sağlanır. Cem günleri cerağcılar şamdanları siler, parlatır, kandillerin, gaz lambalarının yağını fitilini ayarlar. Mumları hazırlar Elektrikli aydınlatma yapılacaksa onunda hazırlığını yapar. Cerağın tahtını hazırlar, cemi en güzel şekilde aydınlatır. Bizler akıl ve gönül cerağlarımızı yakmalı, akıl ve gönül ışığıyla önce kendimizi aydınlatmalı, sonra ailemizi, toplumumuzu ve insanlığa ışık saçmalıyız. Eğer ki bizler ilim, irfan, sevgi ışığıyla yanarsak o zaman dünyamız aydınlanır. Karanlık düşünceler, duygular, davranışlar yok olur. ( Nur süresi ayet 35 )
5) ZAKİR :
Cemde saz çalıp tevhitleri, düvazları, deyişleri, mersiyeleri okuyan hizmetlidir. Sesi, sedası güzel olan canlardan seçilir. Mürşidin emri ile cemde zikiri Yönetir.ZİKİR :
Allahın isimlerini dil ile anmaktır. İslam alevi inancında zikir insanı hakka yakınlaştırmaya vesilelerden biridir. Zikir her zaman, her yerde, her mekânda yapılabilir.Bakara suresi ayet 152 : Siz beni zikredin, bende sizi zikredeyim.
Ahzap suresi ayet 41 : Ey iman edenler Allah’ı çok zikredin.
Araf suresi ayet 205 : Kendi kendine, yalvararak ve ürpererek, yüksek olmayan bir sesle sabah, akşam rabbini zikret. Gafillerden olma.
Alevi inancında, ibadet içerisinde özellikle şu üç isim zikredilir.Allah, Hu, La ilahe illallah
Cemlerde bu üç isimin kaynağı ve ilk uygulayıcısı Hz.Ali'dir. Hz.Ali'den, Selman-ı Farisi yoluyla gizli zikir, Cabir-el ensari yolu ile açık zikir Kümyl bin iyad yolunla çardarbiye veya zikri-i erre yapılmıştır.
Alevi cemlerinde zakirler saz eşliğinde ( başka müzik aletlerini kullanan bölgeler de vardır ) düvazları, mersiyeleri, nevruziyeleri, miraçlamayı aşkla okuyan, on iki imamların adını zikir eden, ceme katılan canları aşka getiren hizmetlerdir. Zakirin zikri öyle aşkla olmalıdır ki, insanın içine işlemeli, yürekleri yakmalı, gözden yaş akıtmalıdır. Nasıl ki saz bir ahenk içinde çalınıp sözle icra ediliyorsa, bizler de kendi bedenimizi ahenk içinde güzel duygu düşüncelerle çalıp aşkla bedenimizi zikir ehli haline getirmeliyiz.
Zikir; Allah ismini zikretmektir. On iki imamların, velilerin, gerçeklerin ismini zikretmektir. Zikri saz ile yapana Zakirdenir.
Hz. Muhammed şöyle demiştir.
Her kim ki Allahın güzelliklerine ulaşmak istiyorsa zikir halkasına girsin. Allah sevgisinin alameti o’nu zikretme sevgisidir. Fena âleminde olanlar la ilahe, illallah diyerek zikir edeler Cezbe âleminde olanlar Allah, Allah diyerek zikir yaparlar. Hakikat âleminde olanlarsa hu, hu diyerek zikir yaparlar. ( RAD SÜRESİ AYET 28 )
BUNLAR İMAN EDENLERDİR. ALLAHIN ZİKRİYLE GÖNÜLLERİ VİCDANLARI HUZURA SÜKÛNA KAVUŞANLARDIR. HABERİNİZ OLSUN Kİ KALPLER ANCAK ZİKRULLAH İLE OLGUNLAŞIR.
6) FARRAŞÇI ( SÜPÜRGECİ ) :
Cem evinin temizliğini yapan, oturma düzenini sağlayan, yaygıların serilmesi ve düzeltilmesi işine bakan hizmetlidir.Cem evinin bütün temizliğini süpürgeci yapar. Görev itibariyle Selman’i Pir'i paki temsil eder. Süpürgeyi önce kendimize çalmalıyız. Kişi önce aklındaki ve yüreğindeki kirleri süpürmeli, şüpheyi gidermelidir.
Yüreği temiz olan, aklı kötü düşüncelerden arınan kişi gerçek temizliği yapar. Gerçek temizlik ruhsal olarak arınmaktır. Ruhumuzu temizlemeli, gerçek temizliği bulmalıyız. Oturduğumuz yeri temiz tutmalı, çevremizi temiz tutmalı, ülkemizi temiz tutmalı, dünyamızı temiz tutmalıyız. Ekolojik dengeyi bozmamalıyız. Ruhsal olarak da aynı şekilde ailemizi, toplumumuzu, ülkemizi, dünyamızı ruhsal olarak temizlemeliyiz.
Ruhsal temizlik; ailemizi güzel düşünüp, güzel değerlerle donatırsak çevremizi de dünyamızı da ahlaksal temizlikle temizlersek, kirlenmeden kirletmeden yaşarsak o zaman gerçek süpürgeci oluruz. ( Not : Süpürgeci, İbriktara da yardımcı olur. )
7) İZNİKÇİ ( MEYDANCI ) :
Cem ayininde postları makamına göre sıra ve erkâna uygun bir şekilde yerleştirir. Ceme gelen taliplere, canlara mürşidin, pirin, rehberin huzurunda nasıl durulması gerektiğini niyaz ve diğer kuralları öğretir. Oturma yerlerini belirler. Gözcüye yardım eder. Özümüzü toprak eylemeli meydana sermeliyiz. En iyi makam insana ve insanlığa ilim, irfan, bilgi, güzellik içinde hizmet eden makamdır.Cem içerisinde dede hizmet makamında oturur, talipleri irşat etmekle hizmetlidir. Herkes yerini bilir, üzerine düşen görevleri yaparsa düzen bozulmaz. Makamlar; şan, şöhret için değil, hizmet için olmalıdır.
8) NİYAZCI ( KURBANCI ) :
Ceme gelen canların lokmalarını teslim alan, kurbanları kesen, pişiren, sofrayı seren, lokmaları yine gelen canlara dağıtan hizmetlidir. Lokmalar yendikten sonra da sofrayı kaldırır. Bu görevleri yerine getirirken, meydancı, sakacı, ibriktar kendisine yardımcı olur.Lokmanın anlamı; öncelikle lokma, helal kazançla elde edilmelidir. Lokma kişinin elinin emeği, alnının teri olmalıdır. Çalınan maldan, başkasının sırtından kazanılan lokma olmaz.
Lokma; helal kazancın toplum tarafından bölüşülmesidir. Hep birlikte üretmenin hep birlikte paylaşmanın manasıdır. Herkes kendi emeğiyle geçinirse, çalışırsa, üretirse o zaman sömürü olmaz.
( Kuran-ı Kerim'in Bakara suresi ayet 286 )
“Kim kendi emeğiyle kazanırsa, lehine başkalarının sırtından geçinirse aleyhine çalışır.”
Alevi inancının dört kapı, kırk makam öğretisinde şeriat kapısının 4.makamı helal kazançtır. Bu ilke, haram lokmanın kursaktan geçmemesi gerektiğini söyler. Lokmamızı, suyumuzu başkalarıyla bölüşebilecek durumda olduğumuz, helal kazandığımız sürece ancak güzel insan olabiliriz. Lokması helal olanın gönlü de temizdir.
9) SAKKACI :
Cemde susayan canlara su dağıtan, İmam Hüseyin aşkına susuza su sunan hizmetlidir. Cemde önce kaplarını, sürahisini, bardaklarını hazırlar. Nevruzda da süt dağıtır. Süt sevgiyi temsil eder. Su marifeti, bilgiyi, ilimi, irfanı, temsil eder. Su gibi temiz, değdiği her yere hayat ve canlılık veren olmalıyız. Nasıl ki kuru toprağa hayat veren su ise bizler de bizdeki ilim suyunu fark etmeli, o ilim irfan suyuyla bütün insanlığa hizmet etmeliyiz.Su marifet kapısına tekabül eder. Bütün canlılar sudan yaratılmıştır ( Enbiya suresi ayet 30. )
Su marifeti, ilmi temsil eder. Su nasıl ki kuru toprağa hayat veriyorsa çoraklığı silip yeşile beziyorsa, ilim, irfan da cehaleti, karanlığı siler.
İlim ve marifet suyuyla her yeri sulamalı, insanlığı kemalat yeşilliğine götürmeliyiz.
10) İBRİKTAR :
Cemde elinde leğen, omzunda havlusu ve ibriğiyle canların tarikat abdesti almasını sağlayan hizmetlidir. Hak sofrasının ardından canların elini yıkamalarına hizmet eder. Abdest kişinin hem fiziki hem de ruhani olarak arınmasıdır Temizlenmesidir. Su ile yıkanmak sağlık için çok önemlidir. İnsanın ter vb. kokularını giderir. Fiziki temizlik su ile yapılır. Ruhsal temizlikte insanın huzur, manevi yönden rahatlamasını her türlü kötü duygu düşünceden arınmasıdır. Yaşamımızda bu iki temizliği de yapmalı bedende sağlıklı, ruhta manevi yükseliş yaşamalıyız.Şeriatın abdesti su ile tarikatın abdesti pir nasihatiyle, pir nefesiyle nefeslenmek.
Marifetin abdesti, kendi nefsini bilip rabbini tanımakla.
Hakikatin abdesti kendi ayıplarını görüp başkalarının ayıbını örtmektir.
Tarikatın abdesti pir nefesiyle, ilahi aşkla bütün kötü duygu, düşünceden ve davranışlardan uzak olmaktır. Gerçek abdest bozulmayan abdesttir.
Cemlerde alınan abdest zahiri abdest olmayıp batını abdesttir. Ruhsal olarak temizlenmektir. Zahiri temizlikle ilgili ( Kur’an ın Maide suresi ayet 6. )
11) PEYİKCİ ( HABERCİ ) :
Cemi canlara duyuran, haber veren hizmetlidir. Mürşit ile canların arasında elçilik ve habercilik yapan görevlidir. Aynı zamanda Pervane'de denir. Semaha kalkacak canları hazırlar. Peyik ( Haberci ) hakk'ın ilahi yasasını insanlara bildiren, hakk'ın bütün güzelliklerini akıllara, yüreklere ileten habercidir. Bizler de hakkın halkın hizmetinde güzellikleri yayan öğreten haberciler olmalıyız. Günümüzde iletişim araçlarıyla iletişimler yapılmaktadır. İletişim insanların yararına faydasına olmalıdır. Peyik nasıl ki canları ceme hakkın güzelliklerine davet ediyorsa, bütün iletişim araçları da insanları gerçeğe davet için kullanılmalı. Peygamberlerde Allahın habercileridir. Karşılık beklemeden hizmet eden ezalara, cezalara katlanan ulvi insanlardır. Allahın güzelliklerine davet edenlere uyanlar tanrısal gerçeklikle buluşur.12) KAPICI ( AYAKÇI ) :
Cemde kapıdan içeri giren canları karşılayan, giren çıkanları gözetleyen hizmetlidir. Köylerde canların evlerini koruyan gözetleyen candır. Bir olumsuzluğu gözcüye haber verir, cem ehlini uyarır. Kapıcı olmak kendi kapımızı nasıl koruyorsak komşumuzun, toplumun, bütün insanların ve dünyamızın kapıcısı olmalı korumalı gözetmeliyiz. Herkes doğrulukla, gerçeklikle, güzellikle birbirine kapıcılık yaparsa, bana neciliği bir kenara bırakırsa dünyamızda o kadar huzurlu güvenli olur. Kapı : Cemlerimizde kapı açan, yol veren, yol gösteren, yön veren anlamındadır.Kapıcı, kısa dörtlükler ile Cem’in o günkü sohbetini açan, anlamına da gelir ki, bizce en önemlisi de budur, çünkü Hakk Muhammed, Ali yolunda kapı açmak ona verilmiştir ...